Avrupa Komisyonu tarafından Şubat ayında açıklanan Omnibüs Paketi, bilindiği üzere CSRD, CSDDD ve Taksonomi ile birlikte şirketlerin üzerine binen raporlama yükümlülüklerini hafifletmeyi hedefliyor. Bu kapsamda yasa Avrupa’nın yasa yapıcı kurumları ile olan sürecini tamamlayadursun, uygulamaya ilişkin ayrıntılar da belli olmaya başladı.
77 başvurunun yapıldığı çağrıda, 36 şirketin başvurusu kabul edildi
Çağrı kapsamında ilk aşamada 5 milyon Avro hibe, sonrasında da 20-35 milyon Avro düzeyinde yıllık destek imkanı sağlanabilecek
GHG Protokolü, sera gazı emisyonlarının hesaplanması ve raporlanmasında dünya çapında kabul gören en önemli standartlardan biridir. İlk kez 1998 yılında Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) ve Dünya İş Konseyi Sürdürülebilir Kalkınma (WBCSD) işbirliğiyle geliştirilmeye başlanan bu protokol, iş dünyası ve hükümetler için emisyonların doğru ve tutarlı bir şekilde raporlanmasını sağlamayı hedefler.
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (Intergovernmental Panel on Climate Change - IPCC), 1988 yılında Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ve Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) tarafından kurulan bir bağımsız bilimsel organizasyondur. IPCC, iklim değişikliği hakkında bilimsel değerlendirmeler sunan ve bu değerlendirmeleri dünya genelindeki hükümetlere sunan bir forumdur. IPCC, binlerce bilim insanının işbirliği yaparak küresel iklim değişikliği hakkında sonuçlar çıkardığı ve bu sonuçları politika yapıcılara ilettiği bir platform olarak faaliyet gösterir.
ISO 14064, sera gazı emisyonlarını hesaplamak, izlemek, raporlamak ve doğrulamak amacıyla kullanılan bir dizi uluslararası standart belgesini ifade eder. Bu standartlar, organizasyonlar ve devletler tarafından sera gazı emisyonlarının etkili bir şekilde yönetilmesini ve kontrol edilmesini sağlar. ISO 14064 serisi, sera gazı envanterlerinin oluşturulmasından, doğrulanmasına ve raporlanmasına kadar tüm süreci kapsar.
Sera gazı etkisi, atmosferdeki bazı gazların güneş ışınlarını yüzeye ulaştırmasını ve ardından yüzeyden geri yansıyan ısıyı tutmasını ifade eder. Bu etki sayesinde gezegenimiz sıcak ve yaşanabilir bir yer haline gelir. Ancak, insan faaliyetleri nedeniyle sera gazlarının konsantrasyonu atmosferde artmış ve bu durum küresel ısınma sorununu tetiklemiştir.
Küresel ısınma, dünya genelindeki ortalama sıcaklıkların artışını ifade eder. Bu artışın ana nedeni, insan faaliyetlerinin sera gazlarının atmosferde birikmesine ve bu gazların güneş ışınlarının yüzeyde yakalanmasına engel olmasına yol açmasıdır. Bu, dünyanın daha fazla ısınmasına neden olur.
Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM), AB'nin ithal edilen ürünlerin çevresel etkilerini hesaplamayı ve bu etkileri sınırlamayı amaçlayan bir politika ve mekanizmadır. Temel olarak, AB, ithal edilen ürünlerin üretimi sırasındaki sera gazı emisyonlarını değerlendirmek ve bu emisyonları sınırlamak için SKDM'i kullanır. Bu mekanizma, ithalatçı ülkelerin emisyonlarını hesaplayarak ve sınırlayarak sürdürülebilir üretimi teşvik etmeyi hedefler.
Paris İklim Sözleşmesi, 21. Yüzyılın en önemli çevresel anlaşmalarından biridir. Bu sözleşme, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) altında kabul edilmiştir ve 196 ülkenin taraf olduğu bir uluslararası anlaşmadır. Sözleşme, dünya genelinde sera gazı emisyonlarını azaltmayı, iklim değişikliği ile mücadele etmeyi ve küresel sıcaklık artışını sınırlamayı hedefler.
GHG Protokolü, sera gazı emisyonlarının hesaplanması ve yönetilmesi için kullanılan bir standart ve rehberdir. Bu protokol, Dünya İklim Enstitüsü (WRI) ve Dünya İş Konseyi için İklim (WBCSD) tarafından geliştirilmiştir. GHG Protokolü, kuruluşların ve işletmelerin sera gazı envanterlerini oluşturmak ve yayınlamak için kullanabilecekleri bir dizi kılavuz ve hesaplama aracı sunar.
Kyoto Protokolü, Japonya'nın Kyoto şehrinde 11 Aralık 1997'de kabul edilen ve 16 Şubat 2005'te yürürlüğe giren uluslararası bir iklim değişikliği anlaşmasıdır. Bu protokol, dünya genelinde sera gazı emisyonlarının azaltılmasını hedeflemektedir. Katılan ülkeler, emisyonlarını belirli hedeflere göre azaltmayı taahhüt ettiler.
Sera Gazı Emisyon Envanteri (SGEE), bir organizasyonun veya işletmenin faaliyetleri sırasında atmosfere saldığı sera gazlarını sistematik olarak kaydeden ve raporlayan bir belgedir. Bu gazlar arasında karbondioksit (CO2), metan (CH4), azotdioksit (N2O), hidroflorokarbonlar (HFCS), perflorokarbonlar (PFCS) ve sülfür hegzat (SF6) gibi emisyonlar yer almaktadır. SGEE, bu gazların nicel ölçümünü ve organizasyonun çevresel etkisini anlamak için kullanılır.
kurumsal karbon ayak izi nedir? Neden Önemlidir ?
Karbon ayak izi, bireylerin, işletmelerin veya ülkelerin sera gazı emisyonlarını ölçmek ve değerlendirmek için kullanılan bir ölçümdür. Genellikle karbondioksit (CO2) eşdeğerleri cinsinden ifade edilir. Bu ölçüm, ürünlerin üretiminden, taşınmasına, kullanılmasına ve atılmasına kadar tüm süreçleri içerir. Bu süreçlerin her biri sera gazlarının atmosfere salınmasına katkıda bulunur.